KULAK İLTİHABI
KULAK İLTİHABI NEDİR – ORTA KULAK İLTİHABI / OTİTİS MEDYA NEDİR
AKUT, TEKRARLAYICI, EFÜZYONLU, MÜZMİN ORTA KULAK İLTİHABI NEDİR
ORTA KULAK İLTİHABI FARKLI FORMLARINDA TEDAVİ NASILDIR
ORTA KULAK İLTİHAPLARINDA TAKİP, TEDAVİ, CERRAHİ SONRASI NASILDIR
Orta kulak iltihabı çocukluk çağının; en sık
doktora başvuru gerekçesi, en sık bakteriyel enfeksiyonu, en sık
antibiyotik kullanım nedeni ve en sık işitme kaybı kaynağı olan
hastalığıdır.
SÖZLÜK
Otitis medya: Orta kulak iltihabı
Akut otitis medya: Akut orta kulak iltihabı
Efüzyonlu otitis medya: Sıvı birikimli orta kulak iltihabı, seröz otit, sekretuar otit
Kronik otitis medya: Müzmin orta kulak iltihabı
Kolesteatom: Cild dokusunun olmaması gereken orta kulakta oluşturduğu tehlikeli yapı
Kulak İltihabı Nedir – Orta Kulak İltihabı / Otitis Medya Nedir
Kulak iltihabı, kulağın iltihapla
seyreden tüm hastalıklarını anlatan genel bir tanımlamadır. Kulağın 3
anatomik bölgesinin herbirinin ayrı ayrı iltihabi hastalığı vardır: Dış
kulak iltihabı otit ekstern, orta kulak iltihabı otitis medya, iç kulak
iltihabı labirentit olarak adlandırılır. Yaygın kullanımda ise kulak
iltihabı kavramı, orta kulak iltihabını anlatmak için kullanılır.
Orta kulak iltihabı, yani otitis medya, orta
kulağın belirti-bulgu ve tedavileri birbirinden farklı çeşitli iltihabi
tablolarını kapsar. Bunların ortak özellikleri; orta kulak
enfeksiyonları, tuba problemleri ve mukoza patolojileri zemininde
gelişmeleri ve etkilerinin orta kulak ile ilişiklerinde oluşmasıdır.
Orta kulak iltihabı sınıflaması, pekçok hastalık
tablosunu kapsar. Ancak bunlar arasında akut otitis medya, efüzyonlu
otitis medya ve müzmin otitis medya öne çıkar. Akut otitis medya;
bakteriyel enfeksiyonlar sonucu oluşan, ani gelişen ve 7-10 gün süren,
akut iltihabın klasik belirti bulgularını gösteren, orta kulakta cerahat
birikimi ile karakterize formdur. Efüzyonlu otitis medya; bakteriyel
enfeksiyonlar tubal disfonksiyonlar ve mukoza reaksiyonlarının kompleks
etkileşimiyle oluşan, sinsi gelişen ve uzunca süren, belli belirsiz
seyreden, orta kulakta sıvı birikimi ile karakterize formdur. Müzmin
otitis medya; ilk iki formun zemininde gelişen, yıllar içinde ortaya
çıkan ve yıllarca süren, akıntı-işitme kaybı ve komplikasyonlar dışında
aşikar rahatsızlık yaratmayan, zar-kemikçikler-mukoza patolojileri ile
karakterize formdur. Doğaldır ki akut otitis medyaların tekrarları, yani
rekürran otitis medya, ve ayrıca müzmin orta kulak iltihaplarının
alevlenme tabloları da görülür. Bu sınıflama farklı tanımlamalar içerse
de, aslında, vücudun tüm iltihabi hastalıklarında kullanılan akut,
tekrarlayıcı, subakut, müzmin ve alevlenmeli müzmin form şeklindeki
sınıflama ile önemli ölçüde örtüşür. Kısmi kavram kargaşası efüzyonlu
otitis medya ve müzmin otitis medya için söz konusudur. Efüzyonlu otitis
medya subakut form olarak, hatta dirençli vakalarda müzmin formun
başlangıç aşaması olarak, düşünülebilir. Müzmin otitis medya ise, zar
retraksiyonundan atelektazi ve adhezif otite, basit zar perforasyonundan
kolesteatom oluşumuna tüm müzmin lezyonların genel tanımlaması olarak
kabul edilebilir. Bu formun alevlenmeler gösteren şekli kronik süpüratif
otitis medya, yani cerahatli müzmin orta kulak iltihabı, olarak da
adlandırılır. Diğer taraftan akıntısız zar perforasyonlu müzmin
tabloların sekel olarak görülmesi yönünde bir eğilim olsa da, bunların
da bir dış kulak veya tubal kaynaklı enfeksiyonu takiben kolayca
iltihaplanabilmeleri nedeniyle, tarihsel tanımlamaya uygun olarak kronik
otitis medya başlığı altında ele alınmaları makul olandır.
Orta kulak iltihabı gelişim zinciri, orta
kulaktaki patolojilerin mikroskopik ve odyolojik takip imkanı nedeniyle
ayrıntılı olarak bilinmektedir. Ancak bu ayrıntıların fazlalığı,
hastalığın yıllara yayılabilmesi ve işitme-denge organına gösterilen
hassasiyet, hastalık zincirinin olduğundan karışık algılanmasına yol
açmaktadır. Orta kulak iltihabı gelişim zinciri, en basitten en ileri
forma doğru şu şekilde özetlenebilir: Viral enfeksiyonlar-tubal
problemler-mukoza reaksiyonları üçlüsü, akut otitis medya, rekürran
otitis medya, efüzyonlu otitis medya, zar retraksiyonu, atelektazi,
adhezif otitis medya, zar perforasyonlu veya kolesteatomlu müzmin otitis
medya, temporal kemik içi–komşu doku veya kafa içi otitis medya
komplikasyonları. Diğer taraftan tüm otit formlarına mastoidal mukoza
reaksiyonları eşlik eder. Bu reaksiyonlar anatomik ve iltihabi
devamlılığın doğal sonucudur, ayrı bir klinik tablo olarak kabul
edilmezler. Ancak ayrı bir klinik tablo oluşturan akut ve müzmin klinik
mastoidit formları da vardır. Otit zincirindeki basit formlar,
çoğunlukla kendiliğinden veya hekim yardımıyla düzelir. Bir kısmı ise
zaman içinde ilerleyip, sıra takip ederek veya atlayarak, daha ağır
formlara döner. Bu zincirde müzmin orta kulak iltihapları ve bunların
komplikasyonları, son halkadır.
Orta kulak iltihabı sıklık ve yaş parametreleri, şu özellikleri gösterir: Otitis medya, tüm formları gözönüne
alındığında, çocukluk çağının en sık doktora başvuru gerekçesi, en sık
görülen bakteriyel hastalığı, en sık antibiyotik kullanım nedeni ve en
sık işitme kaybı kaynağıdır. En fazla 6 ay-1 yaş arasında olmak üzere, 7
yaşına kadar çocukların tamamına yakın bölümü en az bir otitis medya
atağı geçirir. Orta kulak iltihabı gelişim zincirinin doğal sonucu
olarak; ilk 3 yaş içinde akut otitis medya, 3-4 yaştan itibaren
efüzyonlu otitis medya, 7-8 yaştan itibaren ise müzmin otitis medya
tanıları sıklığı fazladır.
Akut, Tekrarlayıcı, Efüzyonlu, Müzmin Orta Kulak İltihabı Nedir
Akut orta kulak iltihabı, yani
akut otitis medya; bakteriyel enfeksiyonlar sonucu ani gelişen ve 7-10
gün süren orta kulak iltihabı formudur. Orta kulakta cerahat birikimi
ile karakterizedir. Akut otitis medya, klasik bir akut iltihaptır ve
iltihabın standart yerel belirti-bulgularıyla seyreder. Bu form,
sıklıkla viral üst solunum yolu enfeksiyonlarını takiben gelişir.
Nezle-grip sırasında veya sonrasında tubal disfonksiyona bağlı kulak
dolgunluğu ve aralıklı kulak sızısı, ciddi bir işitme kaybı ve dirençli
kulak ağrısına dönerse, olasılıkla, bakterilerin tuba östaki kanalıyla
orta kulağa erişmesiyle akut otitis medya oluşmuştur. Küçük çocuklarda
hastalık farklı klinikle seyreder: Ateş, huzursuzluk, iştahsızlık,
uykusuzluk, ağlama, hatta kusma-ishal gibi genel belirti-bulgular ön
plandadır. Ayrıca, eli kulağa götürme ve eşlik ya da öncülük eden üst
solunum yolu enfeksiyonu hastalığın ipucunu verebilir. Akut otitlerin ve
komplikasyonlarının gelişiminde, gerek çocuklarda gerek yetişkinlerde,
üst solunum yolu patojenleri denilen 3 mikroorganizma, yani
streptococcus pneumoniae-haemophilus influenzae-moraxella catarrhalis
bakterileri özellikle rol oynar.
Akut orta kulak iltihabı komplikasyonları, şu
özellikleri gösterir: Akut otitlerde en sık temporal kemik içi
komplikasyonlar, yani akut mastoidit, petrozit, labirentit ve yüz felci
görülür. Labirent fistülü ise, müzmin otitlerdekinin aksine, görülmez.
Akut otitlerde en sık oluşan komplikasyon, akut mastoidittir.
Mastoiditleri takiben yumuşak doku abseleri, yani kulak arkası absesi,
elmacık kemik kökü absesi ve boyun absesi de gelişebilir. Akut otitlerde
tüm intrakranyal komplikasyonlar, yani menenjit, epidural abse,
subdural abse, beyin absesi, sinüs trombozu ve hidrosefalus
patolojileri, nadir de olsa, oluşabilir. Ancak akut otitlerin en sık
görülen kafaiçi komplikasyonu menenjittir. Bu komplikasyonların hepsi
fonksiyonel veya hayati riskler içerir.
Tekrarlayıcı orta kulak iltihabı, yani rekürran
otitis medya; bir yıl içinde 4 kez veya üzerinde akut orta kulak
iltihabı geçirilmesi durumudur. Bu form, ataklar arasında iltihap
belirti-bulgularının tamamen düzelmesi, yani orta kulaktaki sıvının
kaybolması ile karakterizedir.
Efüzyonlu orta kulak iltihabı, yani efüzyonlu
otitis medya; kompleks etkileşimle oluşan ve sinsi gelişip uzunca süren
orta kulak iltihabı formudur. Orta kulakta sıvı birikimi ile
karakterizedir. Bu nedenle yaygın kullanımda hastalık, kulak sıvısı
olarak adlandırılır. Sıvı sıklıkla seröz, yani sulu karakterdedir. Ancak
müköz yani kıvamlı, pürülan yani cerahatli veya glue yani yapışkan
karakterde de olabilir. Bu formda, çocuklar, hafif işitme kaybı ve hafif
denge problemleri dışında önemli bir belirti-bulgu göstermez.
Yetişkinlerde görülen en önemli şikayet de işitme kaybıdır. Hastalığın
gelişiminde, kültürde saptanmaları güç olsa da, üst solunum yolu
patojenleri denilen ve akut otitis medyanın da etkeni olan 3
mikroorganizma, yani streptococcus pneumoniae-haemophilus
influenzae-moraxella catarrhalis bakterileri pay sahibidir. Yine
bakterilerin ürettikleri mukozayı kaplayan jölemsi biofilm yapısının
hastalığın gelişiminde etkisi düşünülmektedir. Ancak en az bu faktörler
kadar önemli olan, hastalığın başında veya ara aşamasında devreye giren
tubal disfonksiyon ve mukozal itihaptır. Bu faktörler beraberce
enfeksiyon-tubal disfonksiyon-mukoza hastalığı kısır döngüsünü,
dolayısıyla efüzyonlu orta kulak iltihabını oluşturur.
Efüzyonlu orta kulak iltihabı komplikasyonları, işitme kaybı ilintilidir. Önemsemeyen hafif işitme kayıpları uzun
sürdüğünde, özellikle konuşma-sosyalleşme sürecinde, çok önemli aksi
sonuçlara yol açabilir. Konuşma gecikmesi, kendini ifade yetersizliği,
zihinsel gelişim yetersizliği, derslerde başarısızlık, içe kapanma,
hatta yaşam kalitesi düşüklüğü ve yaşamda başarısız olma problemleri
zincirleme olarak oluşabilir. Efüzyonlu otitis medyalarda ayrıca
dengesizlik, sersemlik hissi şeklinde denge sistemi rahatsızlıkları
oluşabilir.
Timpanik retraksiyon–timpanik atelektazi–adhezif otit tabloları, orta kulak iltihaplarının ara formlarını oluştururlar.
Bunlar orijinlerini efüzyonlu ve rekürran otitis medyalardan alır,
zamanla kendi ileri formlarına geçiş gösterebilir veya klasik müzmin
otitis medya tabloları ile sonlanabilirler. Timpanik membran
retraksiyonu, zarın içeri doğru çökmesi anlamına gelir. Retraksiyon;
zarın arka-üst bölümünde veya attik denilen çatısında, nadiren de
tamamında, olur. Timpanik membran atelektazisi, zarın, orta kulağın
kemik iç duvarını kaplayan mukozaya, arada boşluk kalmaksızın bitişmesi
anlamına gelir. Atelektazide mukoza sağlamdır, cerrahi olarak zardan
ayırılabilir. Adhezif otit ise, zarın, orta kulağın kemik iç duvarını
kaplayan mukozaya tamamen yapışması anlamına gelir. Adhezif otitte
mukoza haraptır, cerrahi olarak zardan ayırılamaz. Atelektazi ve adhezif
otit kavramları, zarın bölgesel patolojileri için kullanılsa da,
çoğunlukla zarın tamamını kapsayan patolojileri ifade etmek için
kullanılır.
Müzmin orta kulak iltihabı, yani kronik otitis
medya; reküran otitis medya ve özellikle efüzyonlu otitis medya
tablolarını takiben yıllar içinde gelişen, kalıcı orta kulak iltihabı
formudur. Hastalık zar-kemikçikler-mukoza patolojileri ile
karakterizedir. Sıklıkla, erken çocukluk çağında başlayan otitis medya
basit formları kronik otitis medya formuna dönüşmüşken, 8-10 yaş
civarında tanı konulur. Müzmin orta kulak iltihabının iki ana grubu
vardır; basit müzmin orta kulak iltihabı ve kolesteatomlu müzmin orta
kulak iltihabı. Basit müzmin orta kulak iltihabında yalnızca zarda delik
söz konusudur. Bazen buna sınırlı bir kemik zincir harabiyeti ve
mukozal reaksiyonlar eşlik eder. Kolesteatomlu orta kulak iltihabı ise,
zar ve kemik zincirde ileri harabiyetin yanı sıra, tehlikeli bir kemik
erimesiyle seyreder. Müzmin orta kulak iltihapları; akıntısız, akıntılı
veya dönem dönem akıntılı olabilir. Bu formun alevlenmeler gösteren,
cerahatli akıntı ile seyreden şekli kronik süpüratif otitis medya, yani
cerahatli müzmin orta kulak iltihabı, olarak da adlandırılır. Müzmin
otitlerde ve komplikasyonlarında staphylococcus aerous, pseudomonas
aeruginosa gibi aerob ve bacteroides gibi anaerob bakteriler özellikle
rol oynar.
Müzmin orta kulak iltihabı komplikasyonları, hayati riskler taşır. Müzmin otit komplikasyonları genelde kolesteatomlu
müzmin otitlerde, özellikle de bunların süpürasyonla seyreden
formlarında, görülür. Gerek akut gerek müzmin orta kulak iltihabı
komplikasyonları; temporal kemik içindeki farklı dokuları, komşu
alanlardaki yumuşak dokuları ve kafa içindeki beyin ilintili dokuları
tutar. Temporal kemik içinde gelişen komplikasyonlar; mastoidit,
petrozit, yüz felci, labirentit ve labirent fistülüdür. Komşu yumuşak
dokularda gelişen komplikasyonlar; mastoid subperiostal absesi, elmacık
kemik kökü absesi ve boyun absesidir. Kafa içinde gelişen
komplikasyonlar; menenjit, epidural abse, subdural abse, beyin absesi,
sinüs trombozu ve hidrosefalusdur. Bu komplikasyonların hepsi
fonksiyonel ve hayati riskler içerir. Müzmin otitlerde temporal kemik
içi, komşu yumuşak doku ve kafa içi her tür komplikasyon gelişebilir.
Mastoidal reaksiyon/yüzeyel mastoidit, tüm otit
formları sırasında, histopatolojik ve radyolojik olarak saptanan bir
lezyondur. Bunları teker teker ele alırsak: Her akut otite bir akut
mastoidal mukoza reaksiyonu eşlik eder. Ayrıca kulak zarı sağlam-orta
kulak sağlıklı iken de mastoidal mukoza reaksiyonu saptanabilir, zira
akut otit iyileşebilir, ancak mastoidal mukoza reaksiyonu
kalıcılaşabilir ve bazılarının silent mastoidit/sessiz mastoidit olarak
adlandırdıkları durum oluşabilir. Her efüzyonlu otite de bir mastoidal
mukoza reaksiyonu eşlik eder. Yine retraksiyon-atelektazi-adhezif otit
gibi ara otit formlarında mastoidal mukoza reaksiyonu görülebilir. Aynı
şekilde müzmin otit formlarına da müzmin mastoidal mukoza reaksiyonu
eşlik edebilir. Ancak tüm otit formlarına eşlik eden bu lezyonlar, orta
kulak ile mastoidin, anatomik olarak bütünlüğü ve iltihabi
reaksiyonların devamlılığının doğal sonucudur, mastoide özel aşikar
klinik belirti-bulgu oluşturmazlar, dolayısıyla ayrı bir klinik tablo
olarak kabul edilmezler. Aslında benzer bir durum orta kulakla
devamlılık oluşturan tuba östaki için de geçerlidir; otitlere eşlik eden
tubal mukoza reaksiyonları da ayrı bir klinik tablo olarak kabul
edilmezler. Sonuç itibarıyla, reaksiyone mastoid mukoza lezyonları, akut
veya müzmin klinik mastoidit formları ile karıştırılmamalıdır.
Akut ve müzmin klinik mastoidit formları, şu
şekilde tanımlanabilir: Mastoidit patolojisi akut otitlerde; akut
mastoidit, koalesent mastoidit veya iltihabi reaksiyonla attik-aditus
tıkanması sonucu gelişen maskeli mastoidit formunda olabilir. Bu
tablolar süpürasyonla seyreder. Mastoidit patolojisi müzmin otitlerde
ise, özellikle kolesteatomlu tipte görülmek kaydıyla; müzmin süpüratif
otitis medyaya eşlik eden müzmin süpüratif mastoidit veya kolesteatom
granülasyon gibi dokularla attik-aditus tıkanması sonucu gelişip
süpürasyonla seyreden müzmin sinsi mastoidit formunda olabilir. Doğaldır
ki, bu müzmin tablolar da, ayrıca, akut veya koalesent mastoidite
dönebilir.
Orta Kulak İltihabı Farklı Formlarında Tedavi Nasıldır
Akut orta kulak iltihabı tedavisi konusunda 2 farklı görüş vardır: Birinci görüş “tedavi etme, takip et”,
ikinci görüş “tedavi et” şeklinde özetlenebilir. Kuzey Avrupa ve Kuzey
Amerika orijinli birinci görüş, antibiyotik kullanımını çeşitli
gerekçelerle azaltmayı amaçlamaktadır. Bu görüşte, ancak hastalık birkaç
gün direnç gösterir veya komplikasyon gelişme riski oluşursa,
antibiyotik kullanımına başlanır. Tedavi merkezli klasik ikinci görüş
ise, kişinin akut hastalık sürecini rahat atlatmasını ve daha da
önemlisi komplikasyonlara imkan verilmemesini amaçlamaktadır.
Antibiyotiğin bulunmasından önceki dönemlerde yaşanan akut orta kulak
iltihabına bağlı hayati riskler gözönüne alındığında, hasta-aile ve
hekim açısından makul yol, tedavinin uygulanmasıdır. Akut otitis medya
tedavisinde üst solunum yolu patojenleri denilen 3 mikroorganizmaya
etkili geniş spektrumlu antibiyotikler, 7-10 gün süre ile ağız yoluyla
kullanılır. Antibiyotik seçiminde ilk tercih amoksisilindir. Ancak
direncin aşılmasının gerekli olduğu vakalarda amoksisilin-klavulanat
kombinasyonu, sefuroksim ve seftriakson gibi seçenekler öne çıkar. Yine
ateşi kontrol altında tutmak ve ağrıyı azaltmak için asetaminofen,
ibuprofen gibi analjezik-antipiretik ilaçlar kullanılır. Diğer taraftan
genizdeki östaki borusu ağzını rahatlatmak amacıyla kullanılan
sempatomimetik ve antihistaminik özellikte ilaçları içeren şurup ve
hapların etkileri ise müphemdir.
Akut orta kulak iltihabı komplikasyonları tedavisi, istisnai durumlar dışında genelde tıbbidir.Akut mastoidit, petrozit,
labirentit, yüz felci ve menenjit; yoğun güçlü antibiyotik tedavisini,
miringotomi denilen zar çizilmesini ve komplikasyona göre kortizol
uygulanmasını gerektirir. Hastalar yakın takibe alınır ve tedaviye
direnç veya ikincil komplikasyonlara gidiş saptanması durumunda süratle
mastoidektomi, yani kulak arkası kemiğindeki iltihabın temizlenmesi,
gibi cerrahi müdahaleler uygulanır. Kulak arkası, elmacık kemik kökü
veya boyun absesi sözkonusu olduğunda, her absede olduğu gibi,
gecikmeksizin abse drenajı ve beraberinde mastoidektomi gerekir.
Menenjit veya labirentit durumunda, labirentitis ossifikansı yani
kemikleşme ile seyreden iç kulak iltihabını önlemek için, antibiyotik ve
zar çizilmesi tedavilerinin yanısıra yüksek doz kortizol uygulanması
önemlidir.
Tekrarlayıcı orta kulak iltihabı tedavisi, konusundaki görüşler akut ve efüzyonlu orta kulak iltihablarındakine
benzerdir: Her atağın yalnız takibi ve yalnız zorunluluk halinde
antibiyotik kullanımı ya da her atakta antibiyotik kullanımı. Ayrıca bu
formda, koruyucu amaçlı yarım doz antibiyotik kullanımı görüşü,
antibiyotik direnci gelişimini önlemek amacıyla günümüzde pek
uygulanmasa da, istisnai olarak gündeme gelebilir. Dirençli rekürran
otitis medya vakalarında ise, efüzyonlu otitis medyada uygulanan cerrahi
kararlar alınır.
Efüzyonlu orta kulak iltihabı tedavisi konusunda
da 2 farklı görüş söz konusudur: Kuzey Avrupa ve Kuzey Amerika orijinli
birinci görüş, antibiyotik kullanmaksızın hastanın 6 ay takibini
öngörmektedir. İkinci görüş ise, üst solunum yolu patojenleri denilen 3
mikroorganizmaya etkili geniş spektrumlu antibiyotiklerin makul bir süre
kullanımı sonrası 6 ay takibi öngörmektedir. Geçmişte uygulanan uzun
süreli antibiyotik kullanımından ise uzak durulmaktadır. Efüzyonlu
otitis medyada ayrıca üçüncü bir görüş söz konusudur ve bu görüş
allerji, reflü, adenoidit-sinüzit gibi rahatsızlıkların tanıya veya
tecrübeye dayalı tedavisini öngörmektedir. Hasta-aile ve hekimin ortak
kararıyla hangi yol izlenirse izlensin, dirençli vakalarda ikinci aşama,
kulak zarlarına grommet denilen havalandırma tüplerinin takılmasıdır.
Obstruksiyon yapan adenoid hipertrofisi yani geniz eti büyümesi veya
enfeksiyon kaynağı olan adenoidit yani geniz eti iltihabı saptanması
durumunda ise, adenoidektomi denilen geniz eti alınması, tüp takılması
ile beraber uygulanır. Adenoidektomi uygulanmamış vakalarda ikinci kez
tüp takılması ihtiyacı oluşursa, bu dokunun mikroorganizma rezervuarı
olma, biofilm barındırma ve tubal fonksiyonu bozma ihtimallerini
bertaraf etmek için geniz eti de hemen daima alınır. Eğer çift taraflı
anlamlı işitme kaybı ile buna bağlı konuşma geriliği ve ilişikli
problemler söz konusu ise, cerrahi girişimler daha atik uygulanır.
Timpanik retraksiyon–timpanik atelektazi–adhezif otit tedavisi, vaka bazında kararlarla yapılır. Kararlar; yalnız takipten tüp takmaya,
retraksiyon rezeksiyonundan çökme görülen bölgelerin kıkırdakla
desteklenmesine, nihayet daha geniş ameliyatlara kadar, geniş bir
çerçevede alınır.
Müzmin orta kulak iltihabı tedavisi, cerrahidir.
Orta kulak ameliyat teknikleri; timpanoplasti, osikuloplasti ve
mastoidektomi ana gruplarından oluşur. Timpanoplasti yaygın
tanımlamasıyla zar takma ameliyatıdır. Osikuloplasti haraplanmış kemik
zincirin yeniden oluşturulması ameliyatıdır. Mastoidektomi, kulağın arka
bölümünü oluşturan kemiğin oyularak hastalıklı dokuların atılması
ameliyatıdır. Basit müzmin orta kulak iltihabında sıklıkla,
timpanoplasti ve ihtiyaç halinde osikuloplasti ameliyatı uygulanır.
Kolesteatomlu orta kulak iltihabında ise mastoidektominin çeşitli
tiplerinden biri, duruma göre timpanoplasti ve osikuloplasti ile kombine
edilerek uygulanır.
Müzmin orta kulak iltihabı komplikasyonları tedavisi, istisnai durumlar dışında cerrahidir. Komplikasyon gelişen dokuya ve
enfeksiyon-iltihap kaynağı asıl patolojiye yönelik tıbbi-cerrahi
tedavinin süratle uygulanması önemlidir. Yapılan müdahaleler
timpanomastoid cerrahi, petroz drenajı, yüz siniri dekompresyonu, fistül
tamiri, yumuşak doku absesi drenajı, epidural abse-subdural abse-beyin
absesi drenajı, sinüs dekompresyonu-ligasyonu gibi teknikleri içerir.
Akut ve müzmin mastoidit tedavisi, şu özellikleri
gösterir. Otitlerin tüm formları sırasında gelişebilen mastoidal
reaksiyon/yüzeyel mastoidit olarak adlandırılabilecek mastoid mukozası
reaksiyonları, tıpkı tuba östaki mukozası reaksiyonları gibi, ayrı bir
klinik tablo olarak kabul edilmez ve tıbbi-cerrahi tedavi, yalnız otitin
genel tablosu gerektirdiğinde, bütünün parçası olarak uygulanır.
Halbuki akut ve müzmin klinik mastoidit formları enerjik tıbbi-cerrahi
tedavi gerektirir: Sıklıkla akut otitler bazense müzmin otitler
sırasında gelişen akut mastoidit, koalesent mastoidit ve subakut maskeli
mastoidit; yoğun güçlü antibiyotik tedavisini, zar sağlamsa miringotomi
yapılmasını, ve tedaviye direnç veya ikincil komplikasyonlara gidiş
saptanması durumunda süratle mastoidektomi uygulanmasını gerektirir.
Müzmin otitlere eşlik edebilen müzmin süpüratif mastoidit ve müzmin
sinsi mastoidit tablolarında ise, timpanomastoid cerrahi, hastalığın
bütününe müdahale etmek için gereklidir.
Orta Kulak İltihaplarında Takip, Tedavi, Cerrahi Sonrası Nasıldır
Orta kulak iltihabı takip-tedavi sonrası şu şekilde özetlenebilir: Zincirdeki basit tablolar çoğunlukla
kendiliğinden veya hekimin tıbbi-cerrahi yardımıyla düzelir. Ancak
bunların bir kısmı akut komplikasyon oluşturabilir veya zaman içinde
daha ağır formlara ilerleyebilir. Neticede rekürran otitis medya ve
efüzyonlu otitis medya tabloları tamamen iyileşebilecekleri gibi, yıllar
içinde zar retraksiyonu, atelektazi, adhezif otitis medya, zar
perforasyonlu veya kolesteatomlu müzmin otitis medya tablolarına
dönebilir. Bu ileri tablolar da ayrıca çeşitli komplikasyonlara yol
açabilir.
Orta kulak ameliyatları sonrası, şu özellikleri
gösterir: Timpanoplasti, osikuloplasti, mastoidektomi ve bunlarla
ilintili kulak ameliyatlarını takiben hastalar, sıklıkla bir gece
hastanede kalırlar. Genelde ameliyat gecesi önemli bir rahatsızlıkları
olmaz. Hastalar ameliyatın ertesi günü taburcu olurlar. Bir hafta sonra
az sayıdaki ameliyat dikişleri alınır ve birkaç hafta boyunca ayaktan
pansumanlar yapılır. İlk iki hafta boyunca uçağa binilmemesi, dağlık
yüksek yerlere çıkılmaması, burnun sümkürülmemesi, ağız kapalı
aksırılmaması, yani kulakta basınç değişikliklerine yol açılmaması
önemlidir. Kulak içi doku iyileşmelerinin tamamlanmasıyla pansumanlar
sonlanır. Ancak hastaların, dönem dönem takip edilmeleri gerekebilir.
Copyright/Main Edition 2012 - Comprehensive Revision 2015 - Limited Revision 2022 - Prof. Dr. TUNCAY ULUĞ
Bu internet sitesi, Prof. Dr. Tuncay Uluğ'un Otobiyografisi
ve KBB Hastalıkları/Baş Boyun Cerrahisi Branşının Anlatımını beraberce içeren birleşik bir sitesidir.
Bu internet sitesinin tüm hakları saklıdır.
Bu sitede yer alan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır;
hastalıkların tanı ve tedavisinde kullanılmaz, bu konuda herhangi bir
sorumluluk kabul edilmez.
Bu site T.C. ve uluslararası fikir hakları kanunları ile
korunmaktadır. Hastalıklarla ilgili bölümler tamamıyla Prof. Dr. Tuncay
Uluğ tarafından yazılmıştır ve yine Prof. Dr. Tuncay Uluğ tarafından bir
kitap olarak yayımlanabilir. Dolayısıyla hastalıkların tanımlandığı
bölümler başta olmak üzere bu internet sitesinden alıntı yapılamaz.